CONTAGION
2011
***
YÖNETMEN;
YAZAR;
OYUNCULAR;
***
Tavsiye edilebilirlik derecesi; 4/10
***
Scott Z. Burns' un yazdığı ve Steven Soderbergh' in yönettiği salgın bir hastalığı konu edinmiş film.
Bilim kurgu, gerilim, drama ve kaos türündeki film.
Gerçi fikrimce film bütün bu türlerden çok belgesel tadındadır.
Oyuncu kadrosu olarak kalite barındıran bir film.
Özellikle söz etmek gerekirse Matt Damon ve Kate Winslet' in performansları gerçekten çok başarılı. Bunun dışında; Jennifer Ehle çok iyi bir performans sergilemiş.
Film, daha önce hiç bir şekilde görülmemiş bir virüsün, bir kadının orta doğu seyahatinin sonunda Amerika' ya gelmesiyle belli başlı şehirlere yayılmasını anlatıyor. Hızla yayılan virüsün çıkarmış olduğu siyasal ve medya içerikli sorunların gündeme gelerek devam ettiği filmin ilerleyen bölümlerinde halkın ayaklanması sonucu çıkan kaosu ve olayın içerisinde yer alan güçlü kişilerin, herkesin bilmemesi gereken bilgileri ve herkesin ulaşamayacağı yetkileri nasıl kullandıklarını anlatmaya devam ediyor.
Film son derece gerçekçi hazırlanmış senaryosuyla, tam olarak bir ana karakteri bulundurmamakla birlikte, 6 farklı karakterin bir olay çerçevesinde aynı gibi gözüken fakat farklı hikayelerini anlatıyor.
Taşıdığı belgesellik havasıyla, oyuncu kadrosunun büyük oluşuyla ve seke seke giden senaryosuyla sinemasevere beklediği etkiyi yaşatmayışı söz konusu.
Fakat daha öncede gördüğümüz virüsün bulaşması konulu filmlerden çok büyük bir artısı olarak; her şey çok gerçekçi olarak tasarlanmış. Öyle ki; aşı bulma ve bunu kullanabilme sürecinin anlatılışı ayrı ayrı dallardan takip oluşturularak ve işleyişin yürütülme sürelerinin realitesi çok iyi ayarlanarak gözler önüne getiriliyor.
Zaman içerisinde kaosa dönüşen olayları " Eğer ki, gerçek hayatta da böyle bir durumla karşılaşsaydık aynen böyle olurdu. " şeklinde gösteriyorlar bize.
Olaylara karşı medyanın ve bağımsız medyanın verebileceği tepkileri ölçüsünü çok iyi bir şekilde ayarlamış ve değerlendirmiş olan yazar Z. Burns sadece akıllara şu soru işaretini getiriyor;
Filmin oluşum evresinde, film boyunca ismi verilmemiş olan, ilaç firmalarıyla bir anlaşma veya buna benzer bir durumdan yola çıkarak mı senaryoyu yazdı acaba ?
Bu sorunun akıllara gelmesinin en büyük sebebi; film boyunca ilaç firmalarının, gerçekte davranmayacakları gibi davranıp bu kaos ortamından hiç bir çıkar sağlamıyor oluşu. Hatta tam aksine olabildiğince olumlu ve yine olabildiğince ekonomik çıkarlar olarak uzak duruşlarından anlayabiliyoruz.
------------------------------
Yine de fikrimce; konunun gerçekçiliği bakımından verilen detayları düşünürsek eğer, film değil de 6 farklı hikayeden kaynaklı olarak 6 bölümlük bir televizyon dizisi olarak çekilseymiş eğer daha başarılı bir anlatım ve daha güzel bir konu bütünlüğü sağlanabilirmiş. ( ki yönetmenimiz günümüzde film sektörünü bırakmaya karar vermiş ve dizi çekimleriyle ilgilenmeyi hedeflemiş birisidir. )
Soberbergh' in kendine has sinemasının meyvelerini taşıyan film.
Kendimizi yönetmenin yerine koyarak filme bir göz atacak olursak;
Kendimizi yönetmenin yerine koyarak filme bir göz atacak olursak;
- 07:20 ve 07:25 süresi aralığında, üvey baba ile oğlunun okul kapısından çıkış sahnesinde, tam kapıdan çıkarlarken kameranın sabit bir biçimde ayarlanmış olmasına rağmen küçük bir titreme yaşamış olmasını tamamen bir görüntü kirliliği olarak görüyorum.
- Planların çoğunluğu, çok kısa zaman aralıklarına ve hızlı ilerlemeye dair tasarlanmış.
- Konuşma sahnelerinin neredeyse hepsi alt açıyla çekilmiş.
- Yer yer gözlemlediğimiz gizli kamera açıları ve olağan dışındı açılar diye tarif edebileceğimiz açılar ( Örneğin; arabanın içinde telefonla konuşan adamı ön camdan içerisi görülecek şekilde değilde arka koltukta oturuyormuşuz gibi arabanın aynasından görmemiz. ) filme güzel bir hava katmış.
- Yine Soberbergh ve yine olağan dışı ve alışılmadık sahne renklendirmesini de görebiliyoruz bazı bazı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder